31 Temmuz 2013 Çarşamba

Gözünüzü tanıyın!

Bir önceki yazımda, kişinin yüzünü tanımasının öneminden bahsetmiştim.

Biz kadınlar, makyajda genelde gözlerimizi ön plana çıkartmayı seviyoruz. Kedi gibi gözler, ok gibi kirpikler, gizemli bakışlar filan denince.. Haliyle iş, gözlerden başlıyor!

- Geçen bir kız gördüm, gözlerini nasıl güzel boyamış, bakmalara doyamazsın. Ben yapmaya kalkışınca pandaya dönüyorum!
- Vallahi bir tek eyeliner çekip çıkıyorlar, benimkilerin kuyruklarının biri Şam'a bakıyor biri Bağdat'a!
- Benim gözüm far tutmuyor, ya topaklanıyor ya pufff uçuveriyor. Millet nasıl oluyor da tüm gün göz makyajı sabit geziyor anlamıyorum.

Kulağa ne kadar tanıdık geliyor, değil mi?
Bu ve bu gibi sorunların çoğunun çözümü, gözünüzü tanımaktan geçiyor.
"Aman bildiğin göz işte!" demeyin.
Makyaj öncesinde, bilinmesi gereken beş nokta var.



Herkesin göz yapısı farklıdır. Gözleriniz gömük olabilir, çıkık olabilir, kaşınızın şekli kaş kemiği alanını geniş ya da dar bırakıyor olabilir.
Sorun değil.
Düzgün bir ışık altında aynanın karşısına geçin (florasan aydınlatmalı mekân, çok daha iyi sonuç verecektir) ve göz yapınızı dikkatle inceleyin.
Pamaklarınızı kullanın, bu beş noktanın gözünüzün neresinden başlayıp neresinde bittiğini inceleyin. (Aman dikkat, gözünüzü çıkarmayın! :) )

Gerek görürseniz, iki gözünüzde yer alan bu noktaların birbirine olan oranını ve mesafesini daha net anlamak için, bir makyaj fırçasının sapını kullanın.

Gözünüzü tanıdıkça; gölge vermek, gözü daha iri ve aydınlık göstermek ve hepsinden önemlisi, düzgün eyeliner çekebilmek konusunda çok daha başarılı olduğunuzu göreceksiniz.

Haydi, ayna başına!

30 Temmuz 2013 Salı

Merhaba!

Blog yazma fikri, bana ait değildi.
Hele makyaj blogu yazarlığı mı?

Bundan birkaç hafta öncesine kadar, bana bu kadar uzak bir başka düşünce daha olamazdı herhalde!

Benden yaşça bir hayli büyük olan arkadaşlarımdan birinin, kullandığım makyaj tekniklerine yönelik iltifatı, benim için başlangıç noktası oldu. Ardından en yakın arkadaşım, beni böyle bir blog açmaya ikna etti.

Ben de kendimi burada buldum!

Çevremde, makyaja ve makyaj malzemelerine bakış açısı bakımından çeşit çeşit kadın bulunuyor.
Maaşının yarısını pahalı ürünlere döküp ay sonunda kredi kartı ekstresine bakarak somurtanlar, "Ay ben bir ruja hayatta elli lira vermem ayol, altın tozu mu varmış içinde, neymiş?" diyenler, biraz rimel biraz rujla harikalar yaratanlar (buna ruju allık olarak kullanmak dahil), elinin altında profesyonellere yaraşacak marka, renk ve çeşitte malzeme bulunduğu halde kullanmayı bilmeyip ortaya çıkanlar...


Peki ben neden buradayım?


İyi bir makyajın yolu, yüzde elli kaliteli malzemeden geçiyorsa, yüzde elli de teknikten geçiyor.


Yüzünüzü tanımıyorsanız, ihtiyaçlarınızı bilmiyorsanız, neyin nereye nasıl ve ne miktarda uygulanacağı konularına yeterince hakim değilseniz; sokağa sizi olduğunuzdan ışıltılı ve güzel gösteren bir makyajla değil, bir maskeyle çıkarsınız.

Umarım hep birlikte keyifli vakit geçiririz.
Hoş geldiniz ve.. Merhaba!

Bloglovin


blogger template by lovebird